Cuma

karıncalar ve jöle

kafatasım ağır bir kabuk soyunuk bedenler giyinik ruhlar geceler boyu karanlık denizlerin yorgun ve paslı gemileriyle yankısı başıma düşen başımı saran başımda saltanatını süren köprülerde karıncalar adım başı jöle gibi cıvık ve ağrılı beynimde geziyor çakıl taşları dökülen kalbimize tüylü bacaklarıyla her an her kıvrımı ağzında tek sıra yol boyu üç yüz elli beş küçük gövde gözkapaklarımdan aşağıya düşmekte ışığıyla kara damlamın kırık camlar üzerinde çırılçıplak yürüyen bir bulutum uykuyu çağıran

17/07/02

Hiç yorum yok: